SÜRDÜRÜLEBİLİR TURİZM AÇISINDAN TURİSTİK TESİSLERDEKİ İNSAN KAYNAKLARININ GELİŞTİRİLMESİNE YÖNELİK YASAL ALT YAPININ ARAŞTIRILMASI – TPMY ÖNERİSİ(Prof. Dr. ALİ ERBAŞ)
SÜRDÜRÜLEBİLİR TURİZM AÇISINDAN TURİSTİK TESİSLERDEKİ İNSAN KAYNAKLARININ GELİŞTİRİLMESİNE YÖNELİK YASAL ALT YAPININ ARAŞTIRILMASI – TPMY ÖNERİSİ
Prof. Dr. Ali ERBAŞ
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu Öğretim Üyesi
ÖZET
Sürdürülebilir turizm açısından işletmelerin insan kaynakları yönünün güçlendirilmesi önem taşımaktadır. Turistik tesislerde yaptığımız anket ve sözlü görüşmelere göre turizm sektöründe çalışan personelin çok az kısmının turizm alanında diplomaya sahip olduğu, 4- 5 yıldızlı otel genel müdürlerinin %25’inin düz lise mezunu, %50’sinin turizm dışındaki bölümlerden mezun oldukları tespit edilmiştir.
Yaptığımız araştırmaya göre Ülkede üniversite düzeyinde çok sayıda turizm bölümü ve öğrencisinin bulunmasına rağmen, mezunların yaklaşık %99’unun sektörde çalışma fırsatı bulamadıklarından sektöre entegre olamadıkları tespit edilmiştir. Sektörün kronik olarak nitelikli eleman sıkıntısı çektiği, çalıştırdığı elemanların yeterli etik standartlara sahip olmadığı ve sonuç olarak en önemli sorunun insan kaynakları olduğu belirlenmiştir. Bu durum ise bacasız endüstri diye vasıflandırılan ve ekonominin büyük beklentisi ve lokomotif gücü olarak kabul edilen Türk turizm sektörünün insan kaynakları açısından zayıf ve güdük kalmasına yol açmakta, Ülkemizin Dünya turizm pazarından hak ettiği payı alamamasına neden olmaktadır.
Çalışmada, sektörün insan kaynakları sorununa çözüm getirmek üzere turizmin meslek haline getirilme koşulları araştırılmakta, bu alanda zaman içinde izlenecek çeşitli yollarla stratejilerin belirlenmesi hedeflenmektedir. Tespit edilen personel sorununu ortadan kaldırmak üzere turizm alanının meslek haline getirilmesi için turizm sektöründe çalışan tüm personeli kapsayacak “Turizm Personeli Meslek Yasası(TPMY)”nın parlamentodan geçirilerek, Turizm Personeli Meslek Odası’nın kurulması konusunda bilimsel tartışma ortamını başlatmak araştırmamızın temel amacını oluşturmuştur.
ABSTRACT
ENHANCING SUSTAINABLE TOURISM BY EMPOWERING HUMAN RESOURCES OF TOURISTIC FACILITIES THROUGH ESTABLISHING A PROPER LEGAL BASIS FOR PROFESSIONALIZATION OF TOURISM-PROPOSAL OF LAW OF TOURISM PERSONNEL(PROFESSIONALS)
Sustainable tourism urgently needs the empoverment of human resources in touristic facilities. According to the questionnaires and interviews we have conducted in Touristic facilities, a very small portion of the personnel was found to have diplomas or degrees in the field of tourism, and unfortunately, 25% of general managers of 4-5 star hotels, were found with ordinary high school diplomas, and 50% of general managers found to be non-tourism university graduates.
According to our research findings, although there have been many tourism departments in the universities with a huge number of students, almost 99% of the graduates has not the opportunity to work in the sector. Therefore most of the graduates can not be integrated to the sector. As a result, the sector is always facing this severe issue of low quality personnel with low ethical standards. Whereas, tourism is one of the biggest expectatitions for the Country and also is regarded as the steam engine of the Economy, though personnel problem cripples the sector, and therefore unables it succeeding the necessary part of the cake of tourism market of the World.
For providing a comprehensive solution to the prevailing personnel problem, in the study the underlying legal aspects and conditions of professionalization of tourism have been elaborated and also, some necessary steps to be followed have been examined. Beside this, we aim to eradicate the problem, from the very basis, by starting academic discussions in the area and recommend the solution of Professionalization of Tourism, suggesting the parliament passing a tourism personnel law, and accordingly establish a Chamber of Tourism Personnel of Turkey, which will encompass all the tourism personnel within the Country.
1. Bildirinin Amacı:
Bu bildirimizin amacı, sürdürülebilir turizm açısından işletmelerin insan kaynakları yönünün güçlendirilmesini sağlayacak, ülkedeki tüm turizm personelini kapsayan “Turizm Personeli Meslek Yasası(TPMY)” konusunda bilimsel tartışma ortamını başlatmaktır. Bu çalışma turistik tesislerde yaptığımız anket ve sözlü görüşmelere göre hazırlanmış bulunmaktadır. Çalışmada, turizmin meslek haline getirilmesi koşulları araştırılmakta olup, bu alanda zaman içinde izlenecek çeşitli yolların ve stratejilerin belirlenmesi hedeflenmektedir. Yasal zemin araştırmasına yönelik anket ve sözlü görüşmelerle tespit edilen sorunun konu ile ilgili akademisyenler, turizm alanında çalışan yöneticiler ve konuya destek verecek olan kişi ve kuruluşlarla paylaşılarak turizm sektöründe çalışan bütün personeli kapsayacak TPMY Yasası ile ilgili ortak çalışmaların başlatılması amaçlanmaktadır.
2. Sorunun Tanımı ve Misyon:
Ülkemiz turizm işletmelerinin Dünya turizm pastasından hak ettikleri payı alamadıkları sürekli olarak irdelenen bir gerçektir. Konaklama, yiyecek - içecek tesislerimizin modern ve ülkemizin turizm varlıkları yönünden zengin olmasına rağmen, bunun nedeni ne olabilir? sorusuna[1]; yıllarca, turizm alanında faaliyet gösteren işletme sahipleri, yöneticileri ve personeli ile yaptığımız bilgi ve görüş alışverişi ile uyguladığımız anketlerde, “Turizm Personeli Meslek Yasası”nın çıkarılmaması nedeniyle turizmin meslek haline getirilmemesinin yattığını tekrar tekrar gözlemlemiş olduk[2]. Ülkemizde turizm maalesef meslek değildir. Çünkü,
herhangi bir iş veya faaliyetin meslek olabilmesi için onunla ilgili meslek yasasının çıkarılmış olması gerekmektedir[3]. Böylece, o iş veya faaliyet sadece meslek mensuplarınca yapılacağından verilen hizmetlerin kalitesi ve sürekliliği garanti edilmiş olacaktır. Bu sebeplerle ne yazık ki turizm alanında eğitim öğrenim gören mezunların %6 gibi çok az bir kısmının turizm sektöründe hak ettiği yerlerde çalışmakta olduğu ve onların dahi düşük ücretli personelin tehdidi altında bulunduğu bilinmektedir[4]. İşletme faaliyetlerinin, ucuz işgücü çalıştırılması nedeniyle sürekli olarak değişen eğitimsiz insanlar tarafından icra edildiği araştırmacılar ve uygulamacılar tarafından da sık sık dile getirilmektedir. Bu durum ise bacasız endüstri diye vasıflandırılan ve ekonominin büyük beklentisi ve lokomotif gücü olarak görülen Türk turizm sektörünün insan kaynakları açısından, zayıf ve güdük kalmasına yol açmakta, sonuç olarak Ülkemizin Dünya turizm pazarından hak ettiği payı alamamasına neden olmaktadır. Hâlbuki ülkemiz, çok sayıda turizm lisesi, meslek yüksekokulu turizm programı ve dört yıllık turizm yüksekokullarını açmakla[5], turizmin personel yönünü güçlendirmek konusunda önemli bir irade ortaya koymuş bulunmakta, ancak turizmin meslek statüsünün olmaması sebebiyle yetiştirilen insanların sektöre kazandırılmaları bir türlü mümkün olamamaktadır. Böylece, sektördeki sendromları sürekli olarak müşahede edilen müzmin hale gelmiş olan bu sorun, meslekleşme öncesi hemen bütün meslek dallarında görüldüğü üzere açıkça karşımızda durmaktadır. Sorunun aşılması için meslek yasasının ivedilikle çıkarılması konusunda ilgili kişi ve kuruluşlarca çaba sarf edilmesi hususu önemli bir misyon olarak gündemdeki yerini almış bulunmaktadır[6].
3. “Turizm Personeli Meslek Yasası’nın çıkarılarak Turizmin Meslek Haline Getirilmesinin İşletmelere ve Ekonomiye Sağlayacağı Temel Yararlar:
a) Turizm Meslek Standartlarının Belirlenmesi:
Turizm alanındaki meslek standartlarının Turizm Personeli Meslek Odası vasıtasıyla belirlenmesi sayesinde turizm personeline nitelik ve etik kazandırılması, performansının yükseltilmesi mümkün olacaktır[7]. Günümüzde “Turizm Personeli Meslek Yasası ile meslek statüsü kazandırılmadığından, ilgili, ilgisiz pek çok kişi ve kuruluş meslek standardı oluşturmaya çalışmakta, bu durum ise çok başlılığa neden olması yanında meslek mensuplarınca düzenleme yapılmadığından, çabalar boşa gitmekte, güya oluşturulmaya çalışılan standartlardan beklenen yarar da sağlanamamaktadır. Bu bakımdan kurulacak olan Turizm Personeli Meslek Odası standart oluşturulmasında lokomotif görevini üslenerek zaman içinde değişen koşullara göre yeni standartlar belirleyecektir. Ayakkabıcı, demirci, tenekeci, berber, mühendis, mali müşavir, avukat, diş hekimi, tabip, eczacı, vb. meslek odalarının ilgili iş alanlarında çalışanları nasıl güçlendirerek etkili hale getirdiği açıktır. Eğer ilgili meslek odaları olmazsa, söz konusu odaların yerini herhangi bir kurum veya kuruluşun doldurması beklenemeyeceği gibi, şu halde meslek haline getirilmeye çalışılan turizm insan kaynakları alanının “Turizm Personeli Meslek Yasası”nın dışındaki yasalar ile ikame edilmesinin de mümkün olmadığı kabul ve teslim edilmelidir.
b) Turizm İşletmeleri İnsan Kaynaklarının Güçlendirilmesi:
Turizm Personeli Meslek Yasası’nın çıkarılmasıyla turizm alanında faaliyet gösteren işletmelerde çalışacak personel, Türkiye genelinde sürekli olarak standart bir eğitime ve meslek disiplinine tabi tutulacağından, ayrıca üniversitelerdeki turizm eğitimi ve öğretimi de oda tarafından belirlenen standartlara göre yapılacağından işletmelerimiz, Avrupa Birliği standartlarında ve hatta zamanla onu da aşan niteliklerde personele sahip olacak ve böylece, insan kaynakları yönünün sürekli olarak güçlendirilmesi koşulları yaratılmış olacaktır. Nitelikli personel ile birim başına işçilik, zaman ve malzeme maliyetlerinin en aza indirilmesi sağlanacağından sektörün başta maliyetler olmak üzere her açıdan rekabet yeteneği artacaktır.
c) Turizm İşletmelerinin Kurumsallaştırılması Koşullarının Yaratılması
Dünya’nın her yerinde olduğu gibi doğal olarak bütün işletme sahipleri işletmelerini kurumsallaştırmak istemektedirler. Ancak, şu soruyu kendimize sormamız gerekmektedir. Acaba neden gelişmiş ülkelerde işletmelerin kurumsallaşması[8] mümkün olmakta iken, ülkemizde, özellikle turizm alanında kurumsallaşma zayıf kalmaktadır? Kanımızca bunun en önemli nedeni, turizm alanında, işletmeleri kurumsallaştıracak üst, orta, alt kademe yönetici ve insan kaynaklarının, yani personelin olmayışıdır. Bu nedenle de özellikle turizm alanında patronluk(işletme sahipliği) müessesesi ile yöneticilik müessesesi birbirinden ayrılamamakta ve sonuç olarak da personel yanında en fazla işletme sahipleri ve işletmeler zarar görmekte, işletmeler yeterli ölçüde kar elde edememekte ve ülkemiz turizm alanında gereği gibi rekabet edememektedir.
d) Turizm Varlıklarının ve Çevrenin Planlanarak Korunmasında ve Türk Turizminin Yönlendirilmesinde Meslek Mensuplarına Etkin Rol Kazandırılması
Ülkemizin turizm varlıklarının planlanıp, korunarak gelecek nesillere aktarılması sağlanmalıdır. Turizm Personeli Meslek Yasası’nın çıkarılması, turizm bölgelerinin planlanması, turistik tesislerin kurulması ve daha sonraki aşamalarda oda izninin alınması, turizm varlıkları ile çevrenin ve işletmelerin korunması açısından son derece önemlidir. Kısaca bir örnek vermek gerekirse Kuşadası turizm bölgesi aşırı yapılaşma sonucu adeta taşlaşmıştır. Kuşadası’nda üç adet beş yıldızlı otel aynı yerde kurulmuştur. Ayrıca, rant amacıyla pek çok kooperatif turizm beldelerini adeta talan etmekte, çevreyi bozmakta, turizm varlıklarına büyük zararlar vermekte olup, bu durum başta turistik işletmelerimiz olmak üzere, ülke ekonomisine sonraları telafi edilemeyecek boyutta önemli zararlar vermektedir. Turizm varlıklarının ve çevrenin korunması için, turizm bölgelerinde kurulacak olan işletmelerin ve kooperatiflerin belirli koşullara göre kurulmasının sağlanması amacıyla Oda iznine tabi tutulmaları konusunda gerekli mücadele ortamı sağlanabilecektir.
e) Turizm Alanında Danışmanlık Hizmetlerinin Sağlam Bir Temele Dayandırılması
Gerçekçi standartların Turizm Personeli Meslek Odası tarafından belirlenmemesinden dolayı turizm alanında verilen danışmanlık hizmetleri de sağlam bir temele oturmamaktadır. Turizm alanında eğitim almamış ve hatta doğru düzgün özgeçmişi bulunmayan, ancak amiyane tabiriyle ağzı laf yapan pek çok kişi danışmanlık yapmakta, bu durum ise işletmelerimize ve ekonomiye önemli zararlar vermektedir. “TPMY”nın çıkarılmasıyla uluslararası turizm standartlarına göre eğitilmiş ve beceriler kazandırılmış danışmanların devamlı olarak yetiştirilerek işletmelerimize kazandırılması mümkün olacaktır.
f) Turizm Alanında Eğitim ve Öğrenim Gören Personelin Turizm Sektörüne Kazandırılması
İşletme sahipleri, çok büyük mali fedakârlıklarla kurdukları tesislerde faaliyetlerini ucuz işgücü temin maksadıyla turizm alanında eğitim öğrenim görmeyen ve hiçbir mesleki kaydı bulunmayan kişilerle yürütmek zorunda bırakılmışlardır. Hâlbuki işletme, nitelikli personel ile bütünleştiğinde iyi bir vitrin durumu sergilemektedir. Turistik işletmelerde, servis büyük ölçüde insana bağlı olduğundan belirli standartlara göre yetiştirilen ve meslek sicili bulunan, meslek eğitim ve etik standartlarına bağlılığı sürekli olarak kontrol altında tutulan personele büyük ihtiyaç duyulmaktadır. Bu amaçla, turizm alanında eğitim alan diplomalı[9]personelden TPMY’na göre kurulacak olan Turizm Personeli Meslek Odası’nın belirleyeceği koşullara göre gerekli deneyimi almış ve sınavları başarmış kişiler, odadan sicil numarası alarak sektördeki faaliyetlerini başarı ile yerine getirebileceklerdir.
g) Turizm İşletmelerinde Güvenlik Ortamımın Sağlanmasına Katkısı:
Hizmet üreten turizm sektörü, terör olaylarından olumsuz yönde etkilenen sektörlerin başında yer almaktadır[10]. Türkiye’de turistik işletmelerde çalışan personel, Turizm Personeli Meslek Odasıolmadığından doğal olarak sicil kaydına da sahip bulunmamaktadır. Bu nedenle çalışan personelin işletmeye, önemli sorunlardan olan terörizm, hırsızlık, dolandırıcılık veya başka bir surette zarar verme riski bulunmakta olup[11], işletmelerimiz ve turizm beldeleri bu anlamda büyük tehdit altındadır. Bir örnek verecek olursak, bir zamanlar önemli bir turizm beldemizde beş yıldızlı bir tesise gelerek çok uzman olduklarını söyleyen ve ekip olduklarını belirten birkaç kişi, işletme sahibini ikna ederek tesisin üst yönetimine getirilmiştir. Sözde ekip, kısa bir müddet çalıştıktan sonra oteli soyarak kayıplara karışmıştır. Örnekten de anlaşılacağı üzere, Turizm Personeli Meslek Odası’nın kurulmasıyla turizm sektöründe çalışan her personelle ilgili oda sicil kayıtları tutulacağından turizm tesislerimizin en büyük sorunlarından olan çeşitli asayiş olaylarına ait riskler de asgariye indirilmiş olacaktır. Ayrıca meslek disiplini ve etik kurallar (standartlar) sürekli olarak günün koşullarına göre geliştirileceğinden, eğitilmiş personelin etik standartlara uyması sağlanarak çeşitli personel sorunlarının çözümüne katkıda bulunulmuş olacaktır.
h) Turizm Sektöründe Çalışan Mevcut Personelin İntibakının Sağlanması
Hali hazırda turizm sektöründe çeşitli yönetim düzeylerinde çalışan genel müdür, gn. Müdür yardımcıları ve diğer yöneticilerle her türlü personelin hakları müktesep hak olup, kurulacak olan Turizm Personeli Meslek Odası tarafından tescil edilecektir.
SONUÇ VE ÖNERİLER
Turizm çalışanlarına meslek statüsünün kazandırılmasıyla, turizm personelinin sektörün ihtiyaçlarına göre devamlı olarak yetiştirilmesi ve meslek disiplininin kazandırılması, işletmelerin karlı ve başarılı şekilde faaliyetlerini sürdürebilmeleri açısından büyük bir zorunluluk göstermektedir.
Bu amaçla hali hazırda sektörde faaliyet gösteren çeşitli düzeylerdeki bütün yöneticiler ve personel tescil edilerek kayıt altına alındıktan sonra turizm sektöründe çalışacak olan bütün personelin aşağıda “Turizm Personeli Meslek Yasası Teorik Çalışması”nda öngörülen şekilde yetiştirilmesi sağlanabilecektir.
Yönetici adayları, şemada görülen her üç yönetim düzeyinde Yönetici Belgesi[12]ile meslek unvanlarını alabilmek için bağlı oldukları Turizm Personeli Meslek Odası’na Oda’nın belirleyeceği kriterlere göre gerekli belgelerle başvururlar. Başvurularda Turizm Personeli Meslek Odası’nın arayacağı kriterler; (a) turizm alanında diploma, (b) (B ve C Yönetici Belgesi için) bir önceki Yönetici Belgesi (c) iş tecrübesi belgesidir. Odanın belirli tarihlerde açacağı yönetici belgesi sınavları, Teori ve Uygulama olmak üzere iki bölümden oluşacaktır. Sınavı başarı ile geçenlere ilgili Yönetici Belgesi verilecektir. C, B ve A yönetici belgelerinden C tipi Yönetici Belgesi, beş yıldızlı otellerde alt kademe yöneticiliği veya üç-yıldızlı otellerde genel müdür olma hakkını verirken, B Tipi yönetici belgesi beş-yıldızlı otellerde orta kademe yöneticiliği yani, Gn. Müdür Yardımcılığı veya 4 yıldızlı otellerde Gn. Müdür düzeyine kader yükselebilme hakkını vermektedir. A Tipi yönetici Belgesi beş yıldızlı otellerde genel müdür olma hakkını sağlamakta olup, en üst yönetici belgesidir.
Yukarıdaki kariyer planlaması aşamalarından geçirilen yöneticiler turizm işletmelerinin gerektirdiği üstün bilgi ve becerilerle donanmış olacağından sektörün gelişmesine büyük katkılar sağlayacağı kanısındayız.


![]() |
[1] Türkiye İstatistik Kurumu(TUİK) verilerine göre 2012 yılı turizm gelirleri geçen yıla göre %1,8 artarak 23 milyar 440milyon dolar olarak gerçekleşmiştir, Milliyet Gazetesi, 21 Mart 2013. Bu verilere göre turizm gelirlerimiz İspanya’nın turizm gelirlerinin üçte birinden daha az düzeyde gerçekleşmiştir.
[2] Geçerliliği 2,90/3 olarak belirlenen “İşletmenizde çalışanların mezuniyetlerine göre dağılımı nasıldır? Sorusuna alınan yanıtlardan, turizm lisans %1, turizm önlisans %2 ve turizm lisesi mezunlarının %3 oranında olduğu belirlenmiştir.
Ayrıca, anket sonuçlarına gore özellikle, 4 ve 5 yıldızlı otel genel müdürlerinin %25’sinin düz lise mezunu oldukları, %25’inin turizm ön lisans mezunu ve kalan %50’inin turizm dışındaki lisans ve önlisans mezunu oldukları tespit edilmiştir. Anketlerden otellerin sahipliğinin yarısından fazlasının aile şirketi ve şahıs şirketi şeklinde tesis edilmeleri ve eleman sorunu nedeniyle kurumsallaşamadıkları ve bu nedenle de turizm alanında profesyonel yönetimlere sahip olmadıkları anlaşılmaktadır.
[3]1618 Sayılı Kanunun 10. Maddesinde değişiklik yapılarak daha once yasada yer alan seyahat acentalarının sorumlu müdür ve personeline ait düzenlemeler yasanın son halinde yer almamaktadır. 6326 Sayılı Turist Rehberliği Meslek Kanunu 3. Maddesi şöyle demektedir: “Turist rehberliği bölümünden ön lisans, lisans veya yüksek lisans programlarından mezun olmak veya üniversitelerin turizm rehberliği dışındaki bölümlerinden en az lisans düzeyinde mezun olduktan sonra birliklerin ve Türkiye Seyahat Acentaları Birliğinin ortak önerileri ve Bakanlığın onayıyla Bakanlığın gözetimi ve denetimi altında birlik tarafından düzenlenen turist rehberliği sertifika programını başarıyla tamamlamak” demekle sektöre turizm alanı dışından mezun olanların turist rehberi olarak sektöre girmesi sağlanmaktadır.
[4] Yanıtlayıcılar tarafından geçerliliği 2,85/3 oranında belirlenen “Bulunduğunuz pozisyonun gerektirdiği yetkileri tam olarak kullanabiliyor musunuz?” sorusuna %70 oranında yanıt alınamazken kalan %30 oranındaki üst kademe yöneticisi “hayır” yanıtını vermiştir.
[5] İstanbul Aydın Üniversitesi Türkiye Araştırmaları Merkezi 2010-2011 Turizm Eğitim Analizi Raporu’na gore; Türkiye’de 417 iki yıllık yüksek okulda, 92 dört yıllık yüksek okulda, dört yıllık fakültelerin 52’sinde turizm eğitimi verilmekte olup, bu yüksek öğretim kurumlarında turizm eğitimi gören toplam 63.886 öğrencinin 46.256’sı meslek yüksek okullarında, 17.630’u lisans düzeyinde öğrenim görmektedir.
[6]Tiyader(Turistik İşletme Yöneticileri, Turizm Personeli ve Avrupa Birliği Turizm Personeli ile İlişkiler Derneği)’in genel merkez ve kalkınma ajansı şubelerindeki yönetim kurulu üyeleri, gençlerin dinanizminden yararlanmak yanında, sorumluluk ve inisiyatif verilerek yetişmelerinin sağlanması için üniversitelerde öğrenim gören önlisans, lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencilerinden oluşturulmaktadır. Öğrencilikleri biten yönetim kurulu üyeleri bir daha yönetim kurulu üyeliklerine seçilmemek üzere, ancak danışman üye sıfatıyla sürekli olarak katkılarının sağlanacağı kalkınma ajansı bölgesindeki mezunlar, akademisyenler, yöneticiler ve turizm sektörü çalışanlarının yer aldığı danışma kurullarında devamlı üye sınıfına geçmektedir.
[7] 11. Soruda “Turizm sektöründe nitelikli eleman sıkıntısının olup olmadığı sorulmuş? Tüm yanıtlayıcıların geçerliliğini (3.00/3.00) olarak test ettikleri bu soru’ya cevapları “evet” olmuştur. 23. Soru ile halihazırdaki turizm personelinin yeterli etik standartlara sahip olup olmadığı sorusunun geçerliliğini yine (3.00/3.00) olarak değerlemişler, ancak yanıtlayıcıların tümü bu soruya da “hayır” cevabını vermişlerdir.
[8] Kurumsallaşma ile ilgili daha ayrıntılı bilgi için bkz; Emre Demiröz: Kurumsallaşma Nedir Kurumsallaşma Nasıl Gerçekleştirilir?.http://www.emredemiroz.com/kurumsallasma-nedir-kurumsallasma-nasil-gerceklestirilir.html 21 Nisan 2009.
[9] Turizm Eğitim Merkezleri ( TUREM ), Milli Eğitim Bakanlığı’nın açtığı Turizm Liseleri ile üniversitelerin turizm bölümlerine adeta rakip olarak çalışmaktadır.“Turizm Bakanlığına bağlı olarak ilk defa 1967–1968 öğretim yılında açılan ve bugün sayıları 11 olan Turizm Eğitim Merkezleri (TUREM), 03.02.2006 tarih ve 26069 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan ve “5450 sayılı Kamu Kurum ve Kuruluşlarına Bağlı Okulların Millî Eğitim Bakanlığına Devredilmesi ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”hükümlerine göre Bakanlığa devredilmiştir.
Bakanlığa devredilen Turizm Eğitim Merkezleri, 08.02.2006 tarihli ve B.08.0.SGB.0.03.00.700.05/526 sayılı Makam Onayı gereğince de Ticaret ve Turizm Öğretimi Genel Müdürlüğüne bağlı olarak eğitim-öğretim faaliyetlerini sürdürmektedirler. Turizm Eğitim Merkezlerinde, sektörün ihtiyaç duyduğu Yiyecek içecek ile Konaklama ve Seyahat Hizmetleri alanlarındaki Mutfak (Aşçı), Pastacı, Barmen, Servis, Kat Hizmetleri, Ön Büro vb. alanlardaki nitelikli insan gücünün yetiştirilmesi için “Turizm işletmelerine Personel Yetiştirme Temel Eğitim Kurs”programlarıuygulamaktadır”.ttogm.meb.gov.tr/haber.php?go=tamhaber&haberid=41
Bakanlığa devredilen Turizm Eğitim Merkezleri, 08.02.2006 tarihli ve B.08.0.SGB.0.03.00.700.05/526 sayılı Makam Onayı gereğince de Ticaret ve Turizm Öğretimi Genel Müdürlüğüne bağlı olarak eğitim-öğretim faaliyetlerini sürdürmektedirler. Turizm Eğitim Merkezlerinde, sektörün ihtiyaç duyduğu Yiyecek içecek ile Konaklama ve Seyahat Hizmetleri alanlarındaki Mutfak (Aşçı), Pastacı, Barmen, Servis, Kat Hizmetleri, Ön Büro vb. alanlardaki nitelikli insan gücünün yetiştirilmesi için “Turizm işletmelerine Personel Yetiştirme Temel Eğitim Kurs”programlarıuygulamaktadır”.ttogm.meb.gov.tr/haber.php?go=tamhaber&haberid=41
[10] Murat Yeşiltaş, İlker Öztürk ve Fatih Türkmen,”Terör Faaliyetlerinin Turizm Sektörüne Etkilerinin Çözüm Önerileri Perspektifinde Değerlendirilmesi”Cumhuriyet Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi / Cilt: X, Sayı 1, Haziran 2008
Library of Congress Cataloging-in-Publication Data, Oxford, U.K., 2006, s. 1-5.
[12] “Yöneticiler, mesleki yeterlilik belgesi olmayan kişilere yöneticilik verilmemesi konusunda aynı görüştedirler” Irfan Mısırlı, Turizm Sektöründe Meslek Standartları ve Mesleki Belgelendirme Sistemi, Ankara. imisirli@sisma.com.tr
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder